Türkiye’de petrol üretiminde gaye dışa bağımlılıktan kurtulmak

Thank you for reading this post, don't forget to subscribe!

Türkiye son yıllarda güçte bağımlılığını ortadan kaldırmak üzere büyük bir atılım başlattı.

Dünyanın sayılı sondaj filolarından birine sahip olan ülkemiz hem karada hem de denizde güç rezervleri bulmak için var güçle çalışıyor.

Günlük tüketim 989 bin 900 varil

Karadenizde geçtiğimiz yıl bulunan büyük doğalgaz rezervinin yanında petrol için de çalışmalar devam ediyor.

Bu kapsamda son datalara nazaran günlük 989 bin 900 varil petrol tüketimi olan Türkiye’nin dışa bağımlılığını ölemek için alanda büyük bir çalışma var.

5 vilayette üretim devem ediyor

Türkiye Petrolleri Anonim Paydaşlığı (TPAO) bünyesinde Batman Bölge Müdürlüğünce sorumluluk alanında bulunan Batman, Diyarbakır, Mardin, Siirt ve Şırnak’ta yılda ortalama 70 sondaj faaliyetinde bulunuluyor.

Bölgede günlük 35 bin varil olan petrol üretiminin, 100 bin varil düzeyine yükseltilmesi hedefleniyor.

Bu kapsamda İstanbul’da düzenlenen “Türkiye 2023 Tepesi ve Para Sohbetleri’ne” çevrim içi katılan Güç ve Olağan Kaynaklar Bakanı Fatih Dönmez hususa ait açıklamalarda bulundu.

Günlük üretiminde gaye 100 bin varil

Karada petrol arama ve üretimine sürat verildiğini, Gabar’da Şehit Esma Çevik Alanında günlük yaklaşık 5 bin varillik üretime başlandığını ve Adana’da Çukurova Alanında 8 milyon varil bedelinde keşif yapıldığını vurgulayan Dönmez, Türkiye Petrolleri’nin günlük yurt içi üretiminin gelecek 1-2 yıl içinde 100 bin varil düzeylerine getirilmesinin hedeflendiğini lisana getirdi.

“Bağımsız güç, güçlü Türkiye”

Dönmez, kara ve denizlerde petrol arama ve sondajcılığından madencilik faaliyetlerine, doğal gaz depolama tesislerinden yenilebilir güç üretimi ve teknolojilerinin geliştirilmesine kadar en büyük gayenin güçte kendi öz yeterliliğini sağlayan bir Türkiye olduğunu belirterek “Enerjide kızılelmamız belirli: Bağımsız güç, güçlü Türkiye.” sözünü kullandı.

“Yerli gazı 2023’te milletle buluşturacağız”

Yerli gazı 2023’te Türk milletiyle buluşturmanın heyecanı içerisinde olduklarını ve Faz-1 kapsamında 10 kuyudan 9’unun sondajını tamamladıklarını kaydeden Dönmez “Denizden gelecek gazı ayrıştıracak Filyos Kara Gaz Sürece Tesisimizin yüzde 85’i tamamlandı.

Deniz altındaki boru sınırını biliyorsunuz geçtiğimiz haftalarda tamamlamıştık. Sakarya Gaz Alanı’nda arı üzere, gece gündüz demeden çalışan bir takım var. İnşallah Sakarya Gaz Alanı, keşiften birinci üretime kadar dünyanın en süratli yapılan deniz saha geliştirme projesi olacak.” diye konuştu.

Bakan Dönmez, Silivri Doğal Gaz Depolama tesisinin 4,6 milyar metreküplük genişletme fazının tamamlandığını tabir ederek, şöyle devam etti:

“İnşallah önümüzdeki hafta Sayın Cumhurbaşkanımızın iştirakleriyle açılışını gerçekleştireceğiz. Tuz Gölü Yer Altı Doğal Gaz Depolama Tesisimizin genişletme fazı devam ediyor. 2 kara, 2 deniz toplam 4 LNG tesisini devreye aldık.

Saros FSRU tesisimizin inşası devam ediyor. Onu da, inşallah, yakın vakitte hizmete alacağız. Bor Karbür tesisimiz tamamlandı yakın vakitte açılışını gerçekleştireceğiz. Ferrobor tesisimizin temelini attık. Lityum üretecek iki fabrikamızın temelini yakında atacağız.”

“Amacımız gaz fiyatının belirlendiği merkez haline gelmek”

Dönmez, Türkiye’nin denizlerinde gaz arama ve sondajlarının büyük bir kısmını kendi insan kaynağıyla, ekipmanlarıyla ve yerli teknolojisiyle yaptığına dikkati çekerek “Daha evvel memleketler arası paydaşlıklar yoluyla kazdığımız kuyularımızın yerini artık mühendislerimiz belirliyor, bilgilerini mühendislerimiz yorumluyor ve sondaj yapılacak bölgenin kararını mühendislerimiz veriyor.” sözünü kullandı.

Türkiye’nin gaz merkezine dönüşmesine ait de doğal gazın üretilmesi, ithal edilmesi, ticaretinin yapılabilmesi ve ihraç edilebilmesi için kâfi altyapıya, teknik donanıma, memleketler arası bilgi ve birikime sahip bulunduğunu aktaran Dönmez “Amacımız bölgesinde ve dünyada referans gaz fiyatının belirlendiği gaz ticaret merkezi haline gelmek. İnşallah bu bahisteki yol haritamızı yıl sonuna yanlışsız netleştireceğiz.” değerlendirmesinde bulundu.

“Yerli nükleer santralimizi hayata geçirmek istiyoruz”

Dönmez, elektrikte heyeti gücün 100 bin megavat hududunu aştığını aktararak, Fatih, Yavuz, Yasal ve Abdülhamid Han sondaj gemileriyle dünyanın en ileri sondaj filosunun kurulduğunu lisana getirdi.

Nükleer güç alanında ise Türkiye’nin öteki ülkelere mühendislik ve danışmanlık ihraç eden bir düzeye ulaştığını kaydeden Dönmez, “İnşallah Cumhuriyetimizin 100’üncü yılında Türkiye’yi yeni bir güç kaynağıyla tanıştırmayı hedefliyoruz. Dahası buradan elde ettiğimiz know-how ve deneyimle yeni santraller yapmayı, ilerleyen periyotta ise dizaynından işletimine kadar yerli nükleer santralimizi hayata geçirmek istiyoruz.” dedi.